bu sitedeki yazılarımın....kopyalanması,çoğaltılması,yayınlanması 5846 ya göre yasaktır...

haftanın ardından...

bu sefer yollardan işlerden değil
haftadan yorgunum...
hani doğarken ister istemez bir çaba gösterip dünyaya uyum sağlamaya çalışıyoruz ya..
o yüzden her insan doğduğu günün öncesi ve sonrasında
böyle acaip bir yorgunluk hissediyor üstünde...
zaten ben biraz fazla çabalamışım fazlaca da yorulmuşum ...
işte o gün bugündür dinlenmek için yaşarım...
inanmadınız di mi
iyii
bende zaten şaka yapıyordum...

doğumgünü haftam 23 nisanla birleşiyor...
doğal olarak her yıl olduğu gibi bütün sokak balkonlara pencerelere asılan bayraklarla anarız 23 nisanı...
kimi acelecidir günler  önce asar...
işten dönerken sokağa girdiğimde 3-5 ev asmıştı bayrağı...
yorgun ve de argın öylesine bakınarak yürürken
balkonun birinde bayrağın iki yanına asılmış iki koca demet balon gördüm...
kırmızı beyaz filanda değil...
rengarenk...
''yok artık abartınında aşmışı''
akabinde
''olur tabi niye olmasın ulusal egemenlik ama aynı zamanda çocuk bayramıda''
düşüncelerinin arasında sarkaç gibi gidip gelirken...
dank etti görüntü...
len bu bizim balkon...
bayrağın kenarından bakanlar korsiyle feriş...
insanoğluna metrelerce zıplama kabiliyeti verilseymiş keske...
zıpla al balonları yok et uçur filan...
çok seri hemde çok fazla seri
kendi etrafımda bir tur dönüp
kim gördü kim görmedi kontrolü yaptım...

hee evet insanlar,çevre,toplum,konu,komşu
üstelik birde el olan alem ne dedi bıdı bıdısı...
sonra ezbere aldığımız ''elalem ne derse desin asıl önemli olan sensin'' bikbiki...
hikayedir tabi hepsi...
her abuk olayda şöyle bi bakıyoruz etrafa...
bu düşünerek aşılacak bir konu olsa aşmıştık bile çoktan...
yoksa aşmamış mıydık...

kaldırıma takılıp düşenlere bakın...
önce dizini kolunu mu kontol ediyor...
yoksa etraftaki insanlardan kaçının görüp görmediğini mi....
iki grupta toplarsak bu düşenleri
düştüğü anda lastik top gibi ayağa fırlamışsa...
çevrede kimsenin olmadığına inanmıştır...
ve bir münasebetsiz gelmeden ayağa kalkmak istemiştir...
yok eğer düştüğü yerden kalkmayıp üstüne başına bakıp
''hahaha ayyh ben düşene çok gülerim kendimede gülerim şekerim''
diye şen kahkahalar atıyorsa...
kesinlikle ya bir plazada ya otelde ya meydanda düşmüştür etraftaki yağmur gibi kalabalığın
3 ü 5 ide yardıma gitmiştir...
vermek istediği mesaj
''bak bak kendimle dalga bile geçebiliyorum böyle şeyler çoook sıradan''
dır...

sokaktaki can'lara bir kap su birazcıkda yemek vermeyi unutmazsınız değil mi...

birde gruplar üstü acaip insanlar vardır büyükpatron gibi...
düştüğünde avazı çıktığı kadar bağırıp yardım istediğinden
gören görmeyen duyan duymayan toplanır başına...
çevrede ilgilenmeyen 3-5 kişi kalmışsa,
sesinin onlara ulaşmadığını düşünüp daha da fazla bağırır...

yazın arazide düşmüştü...
canhıraş bir feryat koptu
yerde yatmış bacağını tutuyor...
''bittim mahvoldum ambulans hastane ...''
sondajcı paçasını sıvayıp bakmak istedi
feryat figan dokundurtmadı
''pantolonu kesin'' diye bağırıyor...
bizim sondajcıda çok mu acil servis seyretti neyin nesiyse...
bir maket bıçağıyla dize kadar kesti pantolonu...
ne yalan söyleyeyim huyunu suyunu bilmeme rağmen
ben bile
kırılmış ve fırlayıp deriyi filan parçalamış bir kemik bekliyordum...
bir baktık 50 kuruş boyutunda minicik berelenme...
içimdeki chuky böyle zamanlarda harekete geçiyor...
sağlam bi tekme indir şu bacağa 'öyle yaralanılmaz böyle yaralanılır' de diyor...
yinede batikon sürdük...
ama ona yetmedi...
batikonu alıp boca etti o minicik bertiğe...
tepemizde beklediği zaman işin daha çabuk biteceğine inanan mimar işe yaradı bu sefer...
dönüşte arabayı patrona bıraktım mimarın arabasıyla döndüm...
büyükpatronun ne yapacağını bilmek için müneccim olmak gerekmiyor...
arabayı ofise en uzak yere parkedecek....
tüm çarşıyı kesik pantolonu ve özellikle aksamasına itina ettiği bacağıyla ağır ağır bir kaç kez geçecek
her ''vah vah nolduuu'' diyene bire bin katarak anlatacak...
bakıpda ''aa yok bunda birşey'' diyene homurdanıp terslenecek...
nitekim dediğim gibi oldu
ben ofise gittikten 1,5 saat sonra ancak geldi...
o bol bulup döküp durduğu batikon kırmızı kırmızı yol yol akmış bacaktan...
arazide takılıp bacağını sürtmüş gibi değilde sanırsın katliamdan kılpayı kurtulmuş gibiydi...

son hızla çıktım merdivenleri...
balonları bir an önce özgürlüğüne kavuşturup evin dış görünüşünü normaliteye sığdıracağım...
hediyeyse hediye napabilirim içeri alıp sönene kadar onlarla oturacak halim yok...
soruluncada feriş ipi kemirmiş derim olur biter...
ferişe sorup doğrulatacak halleri yok herhalde...
ipleri çözmek için balkona çıktım ip sandığım kördüğüm edilmiş halatımsı birşey çıktı ...
gittim maket bıçağını alıp balkona geldim...
karşıdaki balkongüzeli ''merhaba ''dedi...
bunlar en küçüğü 25 yaş civarında en büyüğü 90 yaşlarında 5 kişilik enteresan bir aile...
2 yıl önce taşındılar...
hepsi sigara içiyor ama evde değil balkonda...
yaz kış sabahları çayını tostunu kapan yine balkonda
herhalde manzaralı daire diye keklediler bunları...
onlarda para boşa gitmesin diye bütün gün balkonda bellerine kadar sarkıp kafalarını sola çeviriyorlar...
çünkü daire ancak o zaman manzaralı oluyor...
sandalyede düzgün düzgün otururlarsa manzaraları bizden ibaret...
neyse kadıncağız merhabanın ardından bir demet balon gösterdi
''sizinkiler çok güzel duruyordu bizde asacağız''
dedi...
süper...
attım maket bıçağını masanın üstüne...
sorun kendiliğinden çözüldü...
küçüğünden büyüğüne bütün saçmalıklar yaygınlaştıkça normalleşir...
bunuda ister iyiye kullanırsın ister kötüye...

10 Responses to “haftanın ardından...”

atalet-buduar dedi ki...

ekselansın mı hediyesiymişler ki.. =9
yoksa korsiyle ferişin mi =)..

mutlu keyifli sağlıklı bolluklu.. patronlu kedili anneli ekselanslı aklıma gelen gelmeyen güzel şeylerle dolu bir yıllar silsilesi diliyorum sedenimm ve biricik ayrık otummmm

Sedencik dedi ki...

ATALET.....korsiyle ferişin adınaymış :)
Ataletcim çoook teşekkür ediyorum güzel dileklerine:)
sevgiyle...

ezgilimelodi dedi ki...

Seneleeer,seneler önce-biz küçükken bayram gezmelerine giderdik-ailecek teyzemlere ziyarete gittik.Dışarıda fırtına..
Dört kişi yürürken bir baktık babam yok..Benim esmerden bir level daha üst kıvamda olan babam havaya bakıp yürüdüğünden yanındaki odunluk boşluğuna düşmüş..Çıktığında karla kaplı bir nur topuna dönmüştü:)))
Evet çok güldüm
Evet,çok kızdı.
Valla düşene gülerim:))
Kazasız-belasız,dertsiz-tasasız,günlük-güneşlik,mutlu-umutlu ve huphuzurlu(ben uydurdum)bir yıl geçirmeni diliyorum senin için..:)
Daima bu günlere gelesin:))(Bizim çocukların annesi bana öyle der hep:)

Sedencik dedi ki...

EZGİLİMELODİ.....duymasın baban ama ''kara kaplı nurtopu''na koptum:))
güzel dileklerine ve ilk defa duyduğum güzel ve ilginç temenniye çok teşekkür ederim Ezgicim...
sevgiyle...

Devletli dedi ki...

Önce doğum gününüz kutlu olsun. Yine zamanında kutlayamadım.

Patronunuz ilginç bir adam. Hani düşenin dostu olmaz derler ya, sizin patronun düşme yaralanma gibi durumlarda gereğinden çok fazla yaygaralar koparması bununla ilintili, bilinçaltına bağlı bir tepki gibi bir şey olabilir mi, herkesi düşenin dostu olmaya mecbur etmeye çalışıyor gibi bir yaklaşım sergiliyor olabilir mi diye de düşünülebilir. :)

Sedencik dedi ki...

DEVLETLİ.....atasözlerinin aksini kanıtlamaya çalışması hem çok iyiniyetli hem de ilginç bir tesbit oldu :)
ayrıca...
güzel dileğinize çok teşekkür ederim...
sevgi ve sağlıkla...

oyumben dedi ki...

Yaşamak için dinleniyorum. Harika bir şey. ehi.

Sedencik dedi ki...

OYUMBEN.....veya dinlenmek için yaşıyorum :)
hoşgeldiniz...
sevgi ve sağlıkla...

Nightmarer dedi ki...

oo severim böyle unutulmayan dogumgünlerini :)

cok gec olsa da.. olsun canim ne var kii :) hayiri olsun yeni yasin..

dilerim eline bir sihirli degnek verilsin senin.. ekselans.. feris.. korsi ve sevdiklerin icin..

tüm iyilikler berii .. tüm kötülükler geri itilsin... sayende..

balonlari ucurmakla iyi etmisinn :p
bizim mutfak caminin karsisina bir cift tasindi.. isleri yok hep camdalar :) bende ne olup bittiginden tümüyle haberdarlar :)) sayelerinde mutfakta rahat duramiyordum cünkü perde takmamistim arada camdan disari bakmak hos oluyorduu.. ama simdi alistik birbirimize..onlari izliyor görünsem de onlarda beni izliyor gün ve gece :))

uzayacak ama.. iznik te.. ablam.. tonton ve ben yürüyorken.. tam ana caddede belediye önünde.. düstü ablam.. tonton un refleksi ne oldu biliyor musun..

__ aa noluyor sana.. kalk cabuk millet görecek :))))

ablam aglasin mi?.. gülsün mü?.. kizsin mi?.. bilememisti de Allah tan ben vardim yanlarinda aralarini bulmustum :)))

Sedencik dedi ki...

NIGHTMARER.....hayali bile güzel sihirli değneğin:)
çok teşekkürler canım içten dileklerine...
yakında mutfaktan mutfağa sohbetlerde başlar sizde
ki bazen keyifli bile oluyor :)
düşünce hop diye ayağa kalkmayı genelde annelerden öğreniyoruz zaten:)
bak bu konuda ablan iyi bir örnekti...
çok çok selamlar...
sevgiyle...