bu sitedeki yazılarımın....kopyalanması,çoğaltılması,yayınlanması 5846 ya göre yasaktır...

bayram'dan bayram'a



yüzünü asık gördüğüm sondajcı'dan mimara sorduğumda...

__neyin var gemiler mi battı...
diye...
ve...
__haklısınız ,galiba battı...
bir kurban bile alamadım bu bayram...
cevabı geldiğinde...
bir anda içime kaynağı belirsiz bir huzur doluverdi...
siz nerelerde bulursunuz şerdeki hayrı bilememde...
ben ...
alınamayacak ve kesilemeyecek olan...
kırlarda zıplamaya devam edecek olan bir kuzuda ,koçta...
sakin sakin otlamaya devam edecek olan inekte,danada,devede buldum...
3 gün ...3 ay...3 yıl daha... herneyse...
onlarında sınırlıdır ömrü...
aynı bizler gibi...
acımasız mı...
yooo...
ama parayı denkleştiremediği için kurban kesemeyecek olanlara...
''ayy ne kadar üzüldüm'' de
diyemem ...

zaten çocukkende ...
bizim sokakta her bayram koyun alan ,arka bahçesinde kesen...
ve...
bir kurban bayramından 3 gün önce 3 katlı evinin çatısının kiremitlerini onarırken...
çatıdan düşen bir yerlerini kırıp alçılarıyla yatan akif amcamız vardı...
annem babam geçmiş olsun ziyaretine giderken...
beni çok seviyor ,bende akif amcayı çok seviyorum ona moral olur diye benide götürmüşlerdi...

tahmin edemedi tabi bizimkiler...
benim sırıta sırıta...
__akif amcaaa koyun kesemiycen bu sene oh beee ...
o da otlayıp yaşamaya devam edecekkk...
sen öbür bayramda yat böyle olur mu...
diyeceğimi ...

annemle babama baktığımda bordo rengine dönüştüklerini görünce...
tırstım biraz...
içimden chuky çıkıyor demek ki böyle zamanlarda...
ama ...
küsmedi akif amca...
bayramdan sonra camının önünde oturup iyileşmeyi beklerken,
karşılıklı camdan el sallıyorduk birbirimize...
bir gün çağırdı beni...
gittim...

__yavrum kurban bayramında aldığımız koyunlar var ya hani sen kızmıştın bana...
__hı hı...
__bak ben sana ne sorcam şimdi ...
diyelim koyun almadık bu koyunun parasıda elimizde fazla ...
bize lazım değil ,sen olsan ne yapardın...
__parası olmayan çocukların hepsine çikolata,badem ezmesi birde
düdüklü şeker ,birde cevizli şeker alırdım...

4-5 yaşın para hesabı bu kadar...
ne elektrik parası ne su...
ne de telefon parasından haberim var...
şimdiki çocuklara bakınca feci derecede oligofren bir tablo...
bir daha koyun görmedim onların bahçede...
benim aklıma uyup şekere çikolataya yatırdıklarınıda sanmıyorum...
ne yaptılar ...
gidip başka yerde mi kestiler...
parasını mı bağışladılar...
hatırlamıyorum...

anılardan , günümüze döndüğümüzde...
evet kurban tüm dinlerde ve inanç sistemlerinde vardır...
ama kurban bayramı nedeniyle...
bunun üstünden devam edelim...

mesela...
inmeseydi o koç nolurdu....
herkes erkek evladını kurban etmeye devam eder miydi...
sormuyorum...
bu sefer...
cevabını biliyorum....

çoktan terkedilirdi bu eylem...

kimsenin diniyle yaptığıyla yapmadığıyla ...
kimsenin ilgisi olamaz...
benimde olamaz...
ama bir sıralamam bir açılımım vardır...
ki bu aslında mantık olarak herkesde vardır...

mesela...
hiç bir zaman oruç tuttuğunu görmediğiniz...
soran olursa da ...
pendikte oturup herekede çalıştığı için...
her sabah servisle bir ilden diğerine geçtiği için...

__ben seferiyim bana farz değil ki
diyen ...
muhittin'in koşa koşa arifeden koç almasını ...
__ayağımda tırnak batması var yere tam basamıyorum diyen ayşen'in namaz kılmayıp...
koşa koşa arefeden koyun almasını...
__bizim borcumuz var kredi kartına ...
kızım sağolsun parfümeriye kuaföre çok harcama yapıyor ,
kredi kartı borcu olana zekat farz değil kiii ...
diyen avni'nin zekat vermeyip....
7 ortaklı dana , inek kesmesini...

anlayamıyorum tabi...

emri ...
kendi çıkarına göre uyarlayan insanlara ...
sorsam ne olur...
sormasam ne olur...

milletin namazı ,orucu filan beni ilgilendiriyor mu...
zerre kadar ilgilendirmiyor...
ister 12 ay oruçlu gezsin,ister zil zurna sarhoş gezsin...
ister çarşafa girsin...isterse çıplak poz versin...
banane...
kimse giremez araya devreye...

bahsetmemin nedeni ...
tüm hayatını dinine endekslemiş...
farzı ,vacipi, sünneti eksiksiz yaşayan,yaşamaya gayret eden...
hayat disiplinini buna göre kurmuş insanları tenzih edebilmem...
evet kurban kesiyorlar...
içimde acısa , dilimin ucuna '' yahu şunu yapmasan ''demek
gelse de..
yutkunup susuyorum...
inancı,özü,sözü ile bütünlük içinde olanlar...
bazen katılmasakda saygıyı hakederler...
işte bunun için bahsediyorum...

çünkü...
beni ilgilendiren diğerleri...
diğerlerinin kurban bayramı müslümanlığı...
nasıl bir ruh yapısıdır ki...
bilinç eksikliği mi demeliyim...
farzı atlayıp vacipi atlayıp sünnetde israr etmek...
tefecilik yapıp milletin otuna ocağına çökenin...
sünnet diye diye misvakla diş fırçalaması gibi bir olay...

***içinde var olan öldürme güdüsünün bir şekilde tatmini midir desem ...
ağır olacak...
bayramın ilk gününden itibaren tüm piknik yerlerinde cümbürcemaat yakılan mangallarda...
3 saat önce kesilen hayvanın pişirilip ,rakı eşliğinde yenmesine bakınca...
bu bir açlık demek daha doğru sanırım...
aman ne açlıkmış be kardeşim...
sadece etle doyurulan ve bir türlü giderilemeyen ne açlıkmış bu...

hani etrafa karşı...
''biz etsiz sofradan kalkmayız kardişşş''
eğilimi vardır kimi çevrelerde...
hangi çevrelerde ??
onlar mı acaba bunlar...

ama çok eskidi ,köhnedi,demode oldu bu eğilimler be ...

hani bu nedenle yapıyorsanız...
uğraşmayın boşuna ...
hayvanlarında kanına girmeyin...

eskiden 5. sınıf filmlerde...
zenginliğin ölçütü havyar yemekti bilirsiniz di mi...
heh işte ...
geçti onlar....
havyar köşebaşı marketlerinde 3 otuz paraya satılıyor şimdi...
kasmayın yani boşu boşuna ...
hem kendinizi...
hem çevrenizi...
eh birde beni...

sokaktaki can'lara bir kap su birazda yemek vermeyi unutmadınız değil mi...

kurban bayramı dendiğine göre...
kim için bayram...
kurban için mi...
yani tüm kurbanlık hayvanların bayramı mı...
postuna kırmızı yeşil sarı boyalar sürülmüş ...
yol kenarında...
taşın toprağın ortasında ...
boynundan halatla direğe veya ağaca bağlı koyunlar ...
size bayram kutluyor gibi geliyor mu...
ittire kaktıra ,kesim yerine götürülüp yere yıkılıp korkudan şok geçiren...
avaz avaz bağıran hayvanlar,bayram sevinciyle,huzurla ve mutlulukla mı ölüyorlar...

ben, bunların doğru cevabını veremem...
karşıdan bakarım ve
'mutlu değiller ' derim...
ama ...
sizde doğru cevabı veremezsiniz...
karşıdan bakıp da...
''aaa onlar çok mutlu...zaten cennetteler ,üstelik üstlerine binip geçicez köprüyü''

diyemezsiniz...

bir kaç yıl önce...
bayramın ikinci günü...
kurtulalım şehirden...
biraz nefes alalım diye şile gebze arası bir bölgede arabayı park edip ...
yürüyüşe çıktık...
geniş bir piknik alanı çıktı karşımıza...
mangallar , yemekler,eğlenceler ...
çok kalabalıktı... tahmin edememiştik...
'dönelim'
dediğimizde...
bir kare takıldı gözüme...
ordan hafızama ...
ordan benliğime kazındı...

ağaçların altında yeni kesilmiş ve dallara asılmış koyunlar...
yanlarında yanan mangallar...
ve...
ulu bir ağaç...
ağacın altında çoluk çombalaklı geniş bir aile ...
ailenin erkekleri çalı çırpı topluyorlar mangal yakıyorlar...
ulu ağaç korumaya almış dallarıyla tüm canlıları...
da
o da başaramamış...
ağacın geniş gövdesine iple bağlanmış bir koç...
henüz canlı...
bakıyor sağına soluna...
parçalanan arkadaşlarını seyrediyor...
anlamış mıdır o mangalın kendisi için yandığını...
son 10 dakikasını yaşadığını...
taşır mı hakikaten çoluk çombalak tüm aileyi cennete sizce...

demedi demeyin...
atar üstünden....

bayram elbette kutlu olsun ama kurban kısmını ayrı tutmak kaydıyla....

nasıl becereksem...
şu anda bende bilmiyorum...

***mesela başka bir grup var...
kan akıtalımda bizden akması muhtemel kanları kazayı belayı
bu vesileyle defedelim anlayışına sahip insanlarda var...
bu nedenle kurban kesenler var...
tuhaf bir itikat yapmış niyeyse....
ağacın etrafını 7 kere dönünce işlerin iyi gideceğine inanmak tarzı bir durum...
oysa...
akan kan,akacak kanı engelllemez...
hatta ...
araştırma ruhunuz varsa eminim ulaşırsınız...
kanın enerjisi çekici ve kötüdür...
çeker yani...
kimsenin hayatına felaket tellallığı yapmak istemediğim için açılıma girmiyorum...
sadece
niyetimizi kontrol edelim...
kontrolsüz niyet...
eblehlikle eşdeğer bir tablo çizer...

***okur okur...
''kurban Allaha yaklaştıran bir vecibedir'' der...
çıkar işin içinden...
anam babam ...
*sen yuvada birbirine sokulmuş
analarının gagasındaki yiyecekleri yiyerek hayata tutan yavru kuşlara bakıp...

*denizin dibinde kayanın rengine uyarak kamufle olup hayata tutunanlara bakıp...

*kurumuş bir ağacın dibindeki sürgünde yeniden yapılanan hayata bakıp...

hatta öncelikle...
*kendi yaratılışındaki mükemmelliğe bakıp...

mesela...
karıncalarında sesi vardır...
duyuyor musunuz...
hayır...
damarlarınızdaki kan inanılmaz bir gürültüyle devir daim eder ...
duyuyor musunuz...
hayır...

peki duysanız nolur...
emin olun hiç iyi olmaz...
işte tüm bu mükemmelliklere bakıp bakıp da...
göremiyor ,hissedemiyor ve yaklaşamıyorsan...
deve sürüsü kessen ne olur...

aslına astarına bakarsanız...
bayramın ilk günü koşa koşa gidip 10 dakika içinde kurban alıp da...
kesmek değildir aslı astarı ...
önceden almak...
beslemek,korumak,sevmek,duygusal bağ kurmak...
ve o duygusal bağ kurduğun canlıyı Allaha kurban etmek...
o bağın en güçlü olduğu anda ondan Allah için vazgeçebilmek...
iyice kanırtıcaz ya...

işin doğrusunu isterseniz...
bu son yazdığım yukardaki tüm argümanlardan daha doğru bir mantıktadır...
mal sahibinin kim olduğunu hatırlatır...
bunu da derinleştirmeyeceğim...
bitmeyecek yoksa bu yazı...
ancak
niye hayvan?

burdaki açılım ...
egonu ...
nefsini tetikleyip ,abluka altına alandan vazgeçmek,vazgeçebilmek...
mesela...
adamın tüm egosu sahip olduğu evlerle kilitlenmiş...
17 tane evi var...
yaşama amacı bu nerdeyse...
koyunla,tavukla,deveyle alakası yok adamın...
değil 10 gün besleyip duygusal bağ geliştirmek...
10 sene birlikte yaşasa...
kurulmuyor o bağ...
o tüm bağı sahibi olduğu evleriyle kurmuş...

çıkarıp veriyor mu bir tanesini bir yoksula...
vazgeçiyor mu Allah rızası için 17 evden birinden...

işte bu noktada onun kurbanı,evidir ...
vazgeçiyor mu...
hayır...

kaç para koyun...
300-400 lira...
koyunların danaların nesli tükenmeye başlayıp kıymete binse...
-ki yakındır...
artık nurtopu gibi anguslarımız var-
her biri, bir ev parası olsa...
alıp kesecek miydi..

hayır...
niyet-fiyat arasındaki bağ mıdır...
ya da...
yukarda yazdığım gibi...
kontrolsüz niyet eblehlik midir...
madem ki ...
öyle ya da böyle sosyal yardımlaşmadır bu olay diyen bir çoğunluk var...
o zaman hakikaten yardımlaşma olsun...

eve çoluğa çocuğa ekmek almadan
granül kahve alır mısınız...

çocuğun karnı açken
onu alıp lunaparka götürür müsünüz...
varsayalım götürdünüz...
çocuk neşeyle dolar mı o lunaparkda...

döndürelim olayı yine ailelere...
adam evin kirasını 3 aydır ödeyememiş...
elektrik kesik...
su kesik...
bütün kaynakları tükenmiş...
ev sahibi evden atıyor...
karısı 3 çocuğu ve kendi ...
sokakta kalacaklar ...
kahroluyorlar...

sen ,sana farz olan zekatı iç etmişin...
ek kartttı...bok karttı diye....

bayramda koyun kesiyorsun dosta düşmana karşı...
hatta dahada kendi altını çizmek için dana,öküz ,deve filan kesiyorsun...
diyelim üzüldün bu aileye...
her yıl yaptığın gibi hayvanın işkembesini,ayaklarını ,kafasını,kemiklerini dağıtıp...
geri kalanı kavurup kavurup ...
deepfrize tıkmadın bu sefer...
bu adama kestiğin hayvanın bir kolunu götürdün...
hatta yarısını...
veya hepsini götürüp, verdin...

ne yapacak bu adam senin ona verdiğin kurban etini ...
hiç düşündün mü...

su yok...
elektrik yok...
evden atılıyorlar....
bırak yemek yapmayı...
tarhana çorbası komşudan geliyor...

götürdüğün kurban etini ev sahibine 3 aylık kira karşılığı olarak vermeye kalksa...
ev sahibi üstüne atlayıp ,bunu keser kurban niyetine...

napacak senden gelen koyunu ,danayı bu aile ...
kuzu kapamamı yapacak...
ne halt edecek...

patatesle,balıkla,bulgurla da doyar insanlar...
ama işte kesilen elektrik ,su...
bir avuç bulgurla açılmıyor...

sokakta kalan çoluk çocuk...
üşüyor...
parasızlık yüzünden yıkılan yuvanın çocukları shçek e giderken...
son hatırladığı bayramda yediği bir tabak et olmuyor...
yanan sobanın yanında anası babasıyla huzurlu ,mutlu olduğu günleri özlüyor...

***yukarda bir paragrafla tenzih ettiğim kesime ...Allah kabul etsin...

***yanlışını görmeyip ısrarcı olana ...akıl ve selamet versin...

***bu yazı nedeniyle kafası karışmış ikileme düşmüş olan varsa...
gidin bir kaç yoksul çocuğu sevindirin...
işsiz kalmış borca batmış birine destek verin...
gücünüz el verdiğince...
erzak götürün...yapın bir şeyler...

sizi rahatlatacaksa...
''ben kurban kesecektim ama sedencik diye biri var
onu okuyunca vazgeçtim,bizim sokaktaki yoksul ailenin kira borcunu ödedim...
günahım vebalim onun boynuna ''
dersin ...
de...
onada eyvallah...

ve ...
sevgi ve saygıyla...
hayırlı,huzurlu bayramlar olsun...

sn:2005/6/7/8  kolaj

4 Responses to “bayram'dan bayram'a”

Adsız dedi ki...

olsun.. hayırlı huzurlu olsun..

doktor olarak.. kırmızı eti hiç tüketmeyin diyemem
ama yaradana hakaret gelecek şekilde kıymayın..
hatta bir rezillikler silsilesi oluşturmamak için..
bağışlayın parasını..
ve =)
bir arkadaşımın deyişi gibi..
tatlı kesin..
kuzu şeklinde bir pastayı dilimleyin mesela.. nolur..

bir de anektod..
oğluna sormuş bir kurban kesen..
seni mi koçu mu demiş..
koçu kes baba demiş çocuk..
e salak değil..
benim çekirdek ki vegandır kendisi..
dedi ki..
bana sorsaydılar..
kendini kes derdim.. dedi..
=D..

bayıldım..
=D

elimde değil.

atalet..

pese.. bayramda kargolar çalışmıyomuş.. komik di mi.. =d

Sedencik dedi ki...

ATALET.....niyet paylaşmaksa...
dediğin gibi parasının bağışlanması en akla yakın olanı günümüzde...
ama işte o zaman kurban adı altında
et değiş tokuşu yapılamayacak...
keşke herzaman amaç hakikaten üzüm yemek olsa...
aklıbaşında sağduyulu bir diyanetişleri başkanımız vardı...
3 temel konuda
-ki biri kurbandı-
görüşlerini söyledi...
noldu..
ve evett
çekirdeğe katılmamak elde değil :)
kargolar iyi yer tuttu son zamanlarda piyasada...
banka misali çalışmazlar tabi :))
huzurlu bir bayram olsun...
sevgiyle...

kırlangıç dedi ki...

def-i bela için bir başka canlının yaşamını bedel olarak sona erdirmek korkunç bir şey...
zaten kurban ilkel toplum geleneğidir ibrahim ve ismail olayı ise hikayeden ibaret, sadece meşruluk kazandırmak için!
ve ben bu bayram hiç kimsenin bayramını kutlamadım ve kutlamayacğımda!
zaten bayramlarada karşıyım ya
otuz gün oruç tutup "şükür bitti" diye,
bir başka canlıyı kurban ediyorum diye bayram yapanları benim mantığım kabul etmiyor...
...
maille, mesajla, telefonla gelen tüm bayram mesajlarını katma değerli bir şekilde geri yollamış bulunmakta olmanın huzuru ile geçirdim bu dokuz günü :))
...
ama gelen bayramda kurban parası değilsede / hoş kesmiyorum ya / mümkün olabildiğince para ile LÖSEV kartı alıp bayramı o çocuklar için gerçek anlamına döndüre niyetindeyim...
...
sonuç olarak Can Yücel'in dediği gibi,
koyunlar, keçiler ve koçlar için ne kadar bayramsa kurban bayramı!

Sedencik dedi ki...

KIRLANGIÇ.....telefon ya da maille kutlamakta cevaplamakta güzel...
tek sıkıldığım
sms cevabı vermek zorunda olduğum zamanlar...
neyseki
o da son yıllarda revaçta bir kutlama şekli değil...
ne güzel bir fikir lösev kartı alarak kutlamak...
ki aslına bakarsan...
hepimiz
sadece çevremizde gördüklerimiz için dahi
elimizden geleni yapsak...
çok fark yaratır...
ve
can yücel her zaman doğru söylerdi :)
sevgi ve sağlıkla...